Bilim insanları farelerin zihinlerini okumayı başardı
Bilim insanları farelerin yüz ifadelerinden düşüncelerini okuyabildi, bu da zihinsel mahremiyet endişesi yarattı.
Bilim insanları, farelerin yüz ifadelerine bakarak zihinlerini okuyabileceklerini keşfetti. Araştırma, yalnızca yüz videolarını inceleyerek beyin fonksiyonlarını anlamanın mümkün olabileceğini ortaya koydu. Bu buluş, beyin araştırmaları ve zihinsel hastalıkların teşhisinde devrim yaratabilecek potansiyele sahip. Ancak uzmanlar, bu gelişmenin aynı zamanda “zihinsel mahremiyet” konusunda yeni endişeler doğurabileceği konusunda da uyarıyor.
Bilim insanları farelerin zihinlerini okumayı başardı
Portekiz’deki Champalimaud Vakfı’ndan baş araştırmacı Zachary Mainen, “Şaşırtıcı bir şekilde, farenin ne ‘düşündüğü’ hakkında, onlarca nöronun kaydından elde edebileceğimiz kadar bilgiye yüz ifadelerinden de ulaşabildik. Bu kadar kolay erişim beyin araştırmalarına büyük katkı sağlayabilir. Ancak aynı zamanda zihinsel mahremiyetimizi koruyacak düzenlemeleri düşünmeye başlamamız gerektiğini de gösteriyor” dedi.
Çalışmada, fareler iki su musluğundan hangisinin şekerli su vereceğini tahmin etmek zorundaydı. Doğru seçenek sürekli değiştiği için hayvanlar strateji geliştirmek durumunda kaldı. Araştırmacılar hem yüz hareketlerini hem de nöron aktivitelerini kaydetti ve bunları makine öğrenimi ile analiz etti. Sonuçta, yüz ifadelerinin, farenin stratejisini anlamada nöron kayıtları kadar güvenilir olduğu görüldü.
Bilim insanları, bu yaklaşımın beyni daha invaziv yöntemlere gerek kalmadan çözümlemenin yeni bir yolu olabileceğini belirtiyor. Ancak video kayıtlarının ve yapay zekâ araçlarının yaygınlaşmasıyla birlikte, düşüncelerin gizliliğinin de tartışmaya açılması gerektiğini vurguluyorlar.
Araştırma ekibinden Alfonso
Renart, yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:
“Çalışmamız, videoların sadece davranış kayıtları olmadığını; aynı
zamanda beyin aktivitelerine dair detaylı bir pencere sunduğunu
gösteriyor. Bu bilimsel açıdan heyecan verici olsa da zihinsel
mahremiyetimizi koruma ihtiyacını da gündeme getiriyor.”