51. Bölge'de neler oluyor?

İddialara göre ilk UFO -doğal olarak- Amerika Birleşik Devletleri'ne düşmüş ve UFO ile mürettabı orada ele geçirilmiş. Doğal olarak diyoruz zira Hollywood'a göre Amerikalılar hariç hiç kimse uzaylılarla savaşamaz. Tam da bu noktada karşımıza, 51. Bölge iddiaları ortaya çıkıyor. Keşfedilemeyen bölgede uzaylılar hakkında türlü türlü araştırmalar yapılıyor.

Söz konusu üs, Las Vegas'ın 153 kilometre uzağındaki Nevada çölünde bulunuyor. Dışarıdan sıradan bir üs gibi görünen 51. Bölge'nin, operasyonlarını yer altında sürdürdüğü varsayılıyor.

Üs için öyle uyarılar bulunuyor ki; sorun ya son derece gerçek, ya da ilgi çekmek isteyenlerin gerçekleştirdiği bir numara. Hiçbir sivilin, bölgeye birkaç yüz metre bile yaklaşılmasına izin verilmiyor. Hatta bölgedeki personele, "ateş etme" özgürlüğü tanınıyor.

Bu dedikodular, ilk Transformers filmini fazlasıyla andırıyor. Rivayete göre düşen UFO'nin mimarisinin araştırılması sayesinde pek çok teknoloji hayat bulmuş: Kablosuz veri transferi, lazer güdümlü füze, kıtadan kıtaya atılan nükleer balistik silahlar, cerrahi operasyonlarda kullanılan lazer teknolojisi de bunlar arasında. Arkadaşlar Megatron'u bulmuş ama haberimiz yok.

Üssün içinde bulunduğu arazi 72 kilometreden fazla alanı kapsıyor. Eğer bir UFO incelemeye karar verdiyseniz ve uzaylılar üstünde, onların tepe isimlerinin canını sıkmak istiyorsanız, bu alan fazlasıyla yeterli. Ancak biz olsa böyle güçlü bir medeniyeti kızdırmak istemezdik.

Lütfen Dead Space'in (Electronic Arts'ın efsanevi oyun serisi) fragmanındaki Arthur C.Clarke'ın alıntısını hatırlayın: "Evrende yanlız olmak veya olmamak. İki olasılık da eşit derecede dehşet verici." Yani biz olsak, bir uzaylı üzerinde deney yapacak olsak birkaç yüz kere düşünürdük.

Kısa süre önce aramızdan ayrılan Stephen Hawking de benzeri bir ifade kullanmıştı. IQ'su 200'den fazla olan fizikçi, "Uzaylılar dünyaya mesaj gönderirse buna kesinlikle cevap vermeyin. Her an, bir yerlerden sinyal almaya başlayabiliriz. Bunun sonu ise İspanyolların ve İngilizlerin yeni kıtaya adım atmasına benzeyebilir. Belki de tüm yerliler katledilebilir" ifadelerini kullanmıştı.

Amerika Birleşik Devletleri, 80 yıl boyunca 51. Bölge'nin varlığını kabul etmedi. Ne var ki gelişen teknolojiler ve bolca sızıntı uydu fotoğrafları nedeniyle 2013'de tüm spekülasyonları doğrulamak zorunda kaldı.

11 yıl süren X-Files dizisinde, 51. Bölge konusu sıklıkla irdelendi. Ne var ki kaprisli yıldız Gilian Anderson nedeniyle, 12.sezon muhtemelen hiç çekilmeyecek ve 12.sezondan mahrum kalacağız.

Amerika Birleşik Devletleri hükümeti, 51. Bölge'de uzaylılar üzerinde çeşitli deneyler yapıldığını kesin bir dille reddediyor. Aslında bunu bize değil; uzaylılara ispatlamaları gerekiyor.

Bazı iddialar, fenomen üste uzaylılar üzerinde araştırma yapılmadığı ve "Soğuk Savaş" dönemi için geliştirilen silahların depolandığı yönünde. Bu iddia, kulağa daha mantıklı geliyor.

Dedikodulardan kaynaklarından biri de, uydu fotoğraflarında üstde bulunan pek çok savaş uçağının tozlanmış olarak görüntülenmesi. Bir üssü kullanmıyorsanız, içeride ne yapıyorsunuz?

Oysa ki CIA, 51. Bölge'de yeni uçuş teknolojilerinin üstünde çalışıldığını iddia etmekten geri durmuyor.

Karşımızda pek çok söylenti, dedikodu ve mantıkla bağdaşmayan ögeler var. Lakin birkaç on yıl önce üssün yakınına 50 kilometre yaklaşsanız, kendinizi federal hapishanede bulabilirdiniz.

Söz konusu bölgeye halen, pek çok tır vasıtasıyla malzeme taşınıyor. Bu kadar çok tırın aynı anda çalışması, tırların içinde yiyecek ve içecekten fazlası olduğu konusunda şüphe uyandırıyor.

Bazı iddialar, bu taşıtların malzeme taşımaktan ziyade, uzaylı cesetlerini alıp başka bir laboratuvara taşıdıkları yönünde. Anlaşılan 51. Bölge'nin modası biraz geçmiş durumda.

Sırlardan bazılarını çözmek için en iyi yöntem eski 51. Bölge çalışanlarından laf koparmak olsa da, hiçbir çalışan bu söylentiler ile yorum yapmıyor ve sessizlik yemini ediyorlar.

51. Bölge'nin kuruluşuna imza atan eski Amerika Birleşik Devletleri Başkanı Dwight D. Eisenhower, İkinci Dünya Savaşı'nda yüksek rütbeli bir subaydı. NATO'nun ilk başkanı ünvanını kazanan Eisenhower 1969 yılında hayatını kaybetti.

Eisenhower, İkinci Dünya Savaşı sırasında Japonya'ya nükleer bomba atılmasını onaylamasa da; kongrenin çoğunluk oyu sebebiyle kabul etmek zorunda kaldı. Sert mizaçlı olsa Eisenhower, belki de ABD'nin en iyi niyetli başkanlarından biriydi.

Üstte bulunan gözlem araçları bölgedeki diğer araçlar(tırlar) gibi beyaz renkte. Çoğunun üzerlerinde hiç bir işaret ve plaka bulunmazken, bazılarının üstüne "0" damgası yapılmış.