Yurtta barış, sosyal medyada barış!
İletişim Uzmanı ve Sosyal Medya Danışmanı Nurhan Demirel, bu zorlu dönemde sosyal medyanın bilinçli ve sorumlu kullanılması gerektiğine vurgu yaparak, vatandaşlara ve siyasilere önemli tavsiyelerde bulundu.
İletişim Uzmanı ve Sosyal Medya Danışmanı Nurhan Demirel, bu zorlu dönemde sosyal medyanın bilinçli ve sorumlu kullanılması gerektiğine vurgu yaparak, vatandaşlara ve siyasilere önemli tavsiyelerde bulundu.
Sosyal medyada sorumlu vatandaş olun
Ülke olarak oldukça zor zamanlar geçiriyoruz. Terörist eylemler ve şehit haberleriyle dolu bir medya gündemimiz var. Bu gündem toplumun her kesiminde farklı yansımaları da beraberinde getiriyor. Özellikle sosyal medya kullanımında, farklı görüşlerin var olma çabası içerisindeki yorumları kutuplaşmalara ve daha da ileri giderek bölünmeye ortam hazırlamakta.
Son zamanlarda Dünya’da yaşanan halk hareketlerinde sosyal medya büyük rol oynadı ve oynamaya da devam ediyor. Gerçeklik taşımayan bir yazının sosyal medyada yaratmış olduğu etki sonucunda; iyi kurgulanmış bir algı yönetimiyle, kitleleri sokaklara dökmek mümkün olabiliyor. Bu durum iç savaşların çıkmasına, hükümetlerin devrilmesine ve dönüşü olmayan bir yola girilmesine zemin hazırlıyor. Benzer olayların yaşandığı ülkelerde çözümsüzlük bir yaşam biçimi haline dönüşmüş durumda. Tüm bu bilgiler ışığında; aynı sonuçları yaşamamak için sosyal medyanın etkisinin ne kadar güçlü olduğunun farkında olup, paylaşımlarımızın nelere sebebiyet vereceğinin farkında olmamız gerekiyor. O halde sosyal vatandaş kimliğine sahip olabilmek için; toplumun dahil olduğu paylaşımlarımızda sorumluluğumuzun bilincinde hareket etmemiz gerekiyor.
Protesto edeyim derken suç işlemeyin!
Sosyal medya söyleyecek sözü olan herkesin paylaşım yapabildiği, duygularını ifade edebildiği bir platform. Bu doğrultuda en hızlı haber alma aracı olan sosyal medyada paylaşılan her bir yazı ve görselin önemi bir kat daha artıyor. Siyasi bir liderin paylaşımı kadar sokaktaki vatandaşın görüşleri de her kesim için bir önem teşkil etmekte. Bir vatandaş olarak paylaştığımız bir yazının, bir görüşün genel anlamda İfade özgürlüğümüzün, sorumluluğunu da taşımaktayız. Sosyal medyada ki özgürlüklerin nerede başlıyor ve nerede bitiyor oldukları da oldukça önemli bir konu.Bu noktada sosyal medyada sorumlu davranmamak, ülke olarak şu dönemde geri dönülemez bir yola girmemize neden olabilir. Üstelik paylaşımlarınız nedeniyle kanunlarla başınız belaya da girebilir. Peki böylesi kritik bir süreçte sosyal medyayı sorumlu bir vatandaş olarak nasıl kullanmamız gerekiyor?
-
Sosyal medyada her okuduğunuz bilgiye güvenmeyin. Haberin doğruluğunu sorgulayın, araştırın.
-
Gördüğünüz fotoğraflar yanıltıcı olabilir. Arama motorlarında küçük bir araştırma yaparak olayın doğruluğunu araştırın.
-
Paylaştığınız bilgilerden sorumlu olduğunuzu unutmayın. Emin olmadığınız bilgileri paylaşmaktan kaçının.
-
Hiç tanımadığınız insanlar hakkında kişiyi hedef gösterecek paylaşımlar yapmayın.
-
Nefret dili kullanmayın, aynı fikirde ve siyasi görüşte olmadığınız insanları aşağılamayın, devlet büyüklerine hakaret etmeyin.
-
Herkesi ve her şeyi eleştirebilirsiniz. Fakat hakaret edemezsiniz. Söylemlerinizde bu ikisi arasındaki ince çizgiye dikkat edin.
-
Savaş dili değil, barış dili kullanın. Ülkemizde yaşayan farklı etnik kökenlerdeki insanlara karşı kışkırtıcı bir dil kullanmaktan kaçının.
-
Sosyal medyadan organize edilen eylemlere katılırken dikkatli olun. Eylemlere katıldığınızda çevreye ve başkalarının malına zarar vermeyin.
-
Yakıp, yıkmak gibi şiddet içeren eylemleri övmekten kaçının ve takipçilerinizi bu eylemlere teşvik etmeyin.
Siyasetçiler ve topluma yön verenler için sosyal medya kullanım tavsiyeleri
Siyasiler ve topluma yön verenler (sanatçı, spor adamları, kanaat önderleri), tüm basın organlarında demeçleri ilk takip edilen kişiler olmanın soumluluğunu taşımaktadırlar. Özellikle sosyal medyada yapmış oldukları paylaşımlar, sevenleri tarafından da takip edilip, onların paylaşımları da göz önünde bulundurulduğunda milyonlarca kişiye ulaşıp, domino etkisi yapan bir eyleme dönüşebiliyor. Peki eylemleriyle ve paylaşımlarıyla topluma yön veren ve ışık tutan bu kişiler, bu sorumlukları dahilinde nelere dikkat etmeliler?
-
Ülkenin sorunlarını görmezden gelmeyin, gerçekçi çözümler üzerinden siyaset yapın.
-
Barışçıl bir dil kullanın, kitleleri halkın güvenliği için, sokaklara çıkmaya teşvik etmeyin.
-
Toplumu bölücü, ayrıştırıcı ve kutuplaştırıcı ifadeler kullanmaktan kaçının, medya aracılığı ile kimseyi tehdit etmeyin.
-
Eleştirin ama hakaret etmeyin.
-
Şehit haberlerine ve toplumda infial yaratan olaylara karşı kayıtsız kalmayın.
-
Sosyal medya üzerinden terörizm propagandası yapmayın, suçluyu övmeyin.
-
Sorun çıkaran değil, çözüm üreten taraf olun.
-
Etnik köken siyaseti yapmayın, takipçilerinize hakaret etmeyin.
-
Din, dil, ırk ayrımı yapmayın ve insancıl bir iletişim tarzı benimseyin.
-
Nefret dili kullanmaktan kaçının, yapıcı ve birleştirici olmaya çalışın.
-
İnsani ve etik değerlere uygun davranışlar sergileyin. Ölüm ve şehitler üzerinden siyaset yaparken dikkatli olun.
-
Siyasilerin gerçek yaşamlarındaki davranışlarıyla sosyal medyadaki kişiliklerinin birbiriyle örtüşmesi gerekiyor. Vatandaşa karşı gerçek hayatta samimiyetsiz davranışlar sergileyip, sosyal medyada sempatik olmaya çalışmak ters tepebilir.
-
Takipçilerinizle samimi ve içten bir diyalog kurun, seviyesi düşeceği belli olan diyaloglara girmeyin.
-
Şeffaf bir yönetim tarzı benimseyin. Artık sosyal medya aracılığı ile her türlü bilgi ışık hızıyla bütün dünyaya yayılabiliyor. Gerçekleri gizlediğiniz anlaşılırsa sosyal medyada geniş çaplı eylemleri ateşleyebilir, ülkemizi dönülmez yollara sokabilirsiniz.