Huawei ve Honor işbirliğinde sona gelindi

Huawei, alt markası Honor'un satışıyla ilgili tüm önemli işlemleri başarıyla tamamladı. Bu hamle, şirketin stratejik hedeflerine ulaşmasında önemli bir adım olarak görülüyor.

Huawei ve Honor işbirliğinde sona gelindi

Huawei'nin Honor iş kolunu ve ilgili sunucu işletmelerini satışının ardından, bu işlemlerin detaylarına dair bilgiler 2023 yılına ait yıllık raporunda yer aldı. Honor markasının satışı, 2020 yılı Kasım ayında, Shenzhen Zhixin New Information Technology Co., Ltd. tarafından gerçekleştirilen tam kapsamlı bir satın alma işlemi ile sonuçlandı. Bu satın alım, Shenzhen Smart City Technology Development Group ve Honor'un 30'dan fazla acentesi ve distribütörü tarafından ortaklaşa gerçekleştirildi. Huawei, yeni Honor şirketindeki hisselerini bırakarak, markayı tamamen elden çıkarmış oldu.

Rapora göre, Huawei, Honor işletmesi ile ilgili ek bir anlaşma imzalayarak, satıştan kaynaklanan tüm hak ve yükümlülüklerini yerine getirdiğini duyurdu. Satış işlemi taksitler halinde gerçekleştiği için, satıştan elde edilen toplam gelir henüz netleşmemiş durumda.

Huawei ve Honor işbirliğinde sona gelindi

Öte yandan, satışla ilişkili finansal araçlar, piyasa fiyatı yerine adil değer üzerinden ölçüldü. Bu araçlardan elde edilen nakit girişleri, konsolide nakit akış tablosunda yatırım faaliyetleri kapsamında sunuldu. 2023 yılında şirketlerin ve işletmelerin elden çıkarılması sonucu oluşan finansal araçlardaki adil değer değişikliği, 55.853 milyar yuan (7.872 milyar dolar) gibi önemli bir miktarı temsil etti.

Huawei, Honor markasını, Shenzhen hükümeti destekli kurumlar, e-ticaret platformu Sunning.com Grubu ve Huawei, Samsung, Apple gibi önemli akıllı telefon markalarının distribütörü olan China Telling Telecom dahil olmak üzere 30'dan fazla şirketten oluşan bir konsorsiyuma sattı. Bu satış, ABD hükümetinin küresel tedarikçilere yönelik uyguladığı kısıtlamalar nedeniyle önemli bileşenlere erişim konusunda zorluklar yaşayan Honor markasının bağımsız bir varlık olarak faaliyetlerini sürdürebilmesini amaçlamaktaydı. Bu stratejik hamle, Honor'un kritik tedariklere erişimini güvence altına almayı ve Washington'un yaptırımları ile kısıtlamaları arasında bağımsız bir yol izlemesini sağlamayı hedefliyordu.