dünyanın en çirkin arabası

Lane Motor Müzesi'nde özellikle en kötü otomobili arayan Jalopnik yazarı Jason Torchinsky, arkadaşları yardımıyla 1951 Hoffmann'ın aradığı araç olduğunu keşfetmiş.

Hoffmann, başta zepline veya kaplumbağaya benzetilebilecek görünümüyle ilgi çekse de, yakından baktığınızda işler değişiyor. Simetrik olmayan kıvrımlar, fizik kanunlarını çiğnemeyi amaçlayan ve insan şeklini yok sayan bir tasarım karşınızda duruyor.

Almanya'da, savaşın hemen sonrasında M. Hoffmann tarafından yapılan Hoffmann'ın, aslında birçok hoş yanı var.

El yapımı olduğu anlaşılan araç, aslında gayet kaliteli bir yapıya sahip. Ancak tasarımla ilgili verilen kararların her birinin birbirinden kötü olduğu anlaşılıyor.

Otomobilin uzunluğu, dingil aralığını aşarken benzin borusu, anlaşılmaz biçimde aracın içinden geçiyor. Direksiyon arka tekerleğe bağlı olduğundan aracın içindeki alanın neredeyse yarısı boşa gidiyor.

Yazar Torchinsky, park halindeyken bile devrilme tehlikesiyle baş başa olan Hoffmann'ı ön koltukta bir başka kişinin sağladığı ağırlık sayesinde sürdüğünü, aksi halde aracın yuvarlanabileceğini söylüyor.

Sıkıntılar burada bitmiyor. Aracın egzozundan çıkan duman kabinin içine doğru geliyor ve sürüş sırasında kötü kokulu kimyasallarla birlikte yolculuk yapmanız gerekiyor.

Torchinsky, her şeye rağmen, çok saf ve aynı zamanda çok korkunç olması yüzünden "bir yanının bu küçük gümüş kabusu sevdiğini" söylüyor.

Şimdiye kadar "kötü araba" dediğiniz tüm otomobilleri bir kenara ayırın. Hoffmann, bildiğiniz en korkunç araçları geride bırakacak kadar kötü.