Hem güçlü hem de çok az yakıt yakıyor !

Ama biraz da konforlu olsa, iyi müzik de dinlenebilse, çok yormasa ve gitse... Gitse... Biraz daha gitse... Şöyle bir depoyla 800-900 km filan gitse...

Kısa Tur”da bunu yapabileceğiniz alternatif modellerden birini konuk ettik. Yeni Peugeot 308'in 1.2 lt ve 130 HP'lik benzinli motora sahip versiyonunu.

Peugeot'nun ilk kez ikinci neslini ürettiği modellerden biri olan 308, markanın yeni tasarım yüzüyle ortaya çıkmıştı.

Hafif basık görünen, sportif tasarımlı otomobil, bunun yanında ilginç özellikleriyle rekabete dahil oldu. Nitekim orta sınıf hatchback modellerin arasında yer alacaktı ve bu segmente neredeyse adını vermiş Alman rakipleriyle “bilek güreşi” yapması gerekiyordu.

Kendisinin geçen yıl “Avrupa'da Yılın Otomobili” seçilmesi, Peugeot'ya bu anlamda moral oldu. Açıkçası bu unvan, 308'in, doğru malzemelerden oluşan bir “Fransız iksiri” olduğu anlamına geliyordu.

Sportif tasarım, 308'in bana göre en iddialı özelliklerinden biri. Görenler de benzer şeyler söylüyor nitekim. LED teknolojili farlar, yandığında “aslan pençesi” yemiş gibi görünen yatay çizgili stop lambaları, direksiyonun üst kısmında kalan gösterge paneli, tablet bilgisayarlara “taş çıkartma” kabiliyeti ve müzik sisteminin yanı sıra klima ve yol bilgisayarı ayarlarının da yapılabildiği orta konsoldaki iri ekran, otomobilin bende iz bırakan hatta öne çıkan yönleri arasında... Küçük boyutlu direksiyonu, rahat koltukları ve geniş iç mekanı kulananların favorisi.

Ses yalıtımını ve iç mekanda kullanılan plastiğin kaliteli şekilde bir araya getirilmesini alkış alıyor. Bunun yanında 308'in süspansiyon konforu da, bir hayli iyi iyi. Yumuşak bir kullanımada imkan veriyor.

1.2 lt hacimli ve üç silindirli olmasına rağmen “turbo” beslemeli ve 130 HP gücü var. Bunu, ara hızlanmalarda ve gaza bastığınızda hissediyorsunuz.

İkincisi, 6 ileri “EAT6” denilen vites kutusu, Peugeot'nun farklı modellerinde kullanılmış şanzımanlar gibi değil. Yeni nesil ve öyle “hoplamalı, zıplamalı” vites geçişleri yok gibi bir şey. Yumuşak vites geçişli. İkincisi, 6 ileri “EAT6” denilen vites kutusu, Peugeot'nun farklı modellerinde kullanılmış şanzımanlar gibi değil. Yeni nesil ve öyle “hoplamalı, zıplamalı” vites geçişleri yok gibi bir şey. Yumuşak vites geçişli.

Üçüncüsü, şehir içi ve dışı dahil ortalama 100 km'de 6 litreye kadar düşüyor. Elbette otoyolda ve “efendi kullanımda” bu değeri daha da düşüren çıkabilir.

Dördüncüsü, bu tüketimi yapmak için vites kutusu düşük devirlerde vites değiştirirken, dur-kalk trafik için “Start&Stop” sistemi de var elbette.

Yeni malzeme teknolojileri sayesinde, daha çok donanımı olmasa da, ilk neslinden ortalama 140 kilo hafif. “Fit çocuk” yani! Farlarında 62, stop lambalarında da 48 LED ampul kullanılmış. İlk neslinde bu kadarın yarısı bile yoktu. Küçük direksiyon simidi, sürücüye yönelik ve daha yukarı konumlanmış göstergeler filan da cabası.

Orta konsola pek düğme koymamışlar yalnız. Bunun yerine 9.7 inçlik dokunmatik ekran konulmuş. navigasyon, klima, müzik sistemi, sürüş bilgileri gibi Allah ne verdiyse, tümünü oradan kontrol ediyorsunuz.

Mesela müzik sisteminin tüm ayarlarını ekrandan halledip, sonrasında sesi alttaki kocaman düğmeden ayarlamak biraz garip geliyor.

Bir de gözünüzü yoldan ayırmadan ekrandan ayar yapabilmek için “staj süresi” biraz uzun olabilir.

308 1.2 PureTech (130 HP) motorun, “EAT6” adı verilen otomatik vitesli versiyonu 67 bin 160 TL'den başlayan fiyatlarla satılıyor.

Peugeot'nun ikinci nesil 308'i 1.2 litre turbo benzinli ve 130 HP gücündeki motoru, otomatik vitesi ve cimriliğiyle bir hayli dikkat çekiyor.

Bazen kafanıza eser ve Otomobil, sizi alıp götürse uzaklara diye geçirirsiniz içinizden... Hani gürültüden, patırtıdan uzaklaştırsa, mis gibi içinize çekeceğiniz bir yerlere ulaştırsa ya da tam tersi, bulunmaktan zevk alacağınız, eğlenceli bir yerlere götürse