Google, Hikayeleri Yazmak için Yapay Zekayı Kullanan Yayıncılara Binlerce Dolar Ödüyor

Google'ın, yapay zeka kullanarak hikaye yazan yayıncılara binlerce dolar ödeme yaptığı bildiriliyor.

Google, Hikayeleri Yazmak için Yapay Zekayı Kullanan Yayıncılara Binlerce Dolar Ödüyor

Bu strateji, içerik üretim süreçlerinde teknolojinin giderek artan rolünü vurgularken, yapay zekanın yaratıcılık ve özgünlük üzerindeki etkileri üzerine tartışmaları da beraberinde getiriyor. Teknoloji ve medya dünyasında yeni bir dönemin başlangıcını işaret eden bu gelişme, hem heyecan verici hem de bazı çevrelerde endişe uyandırıyor. Google'ın bu hamlesi, yapay zekanın gelecekteki potansiyelini ve etik sınırlarını keşfetme arzusunu yansıtıyor.

Google, yeni nesil yapay zeka araçlarını kullanarak hikayeler yayınlamak üzere bazı yayıncılarla sessizce anlaşmalar yapmaya başladı. Adweek'in raporuna göre, bu anlaşmalar yıllık on binlerce dolar değerinde olup, altı yıldır devam eden Google News Initiative (GNI) programının bir parçası olarak görülüyor. Bu program, medya okuryazarlığı projeleri, gerçek kontrol araçları ve haber odaları için diğer kaynakları finanse ediyor. Ancak şirket için yeni ve muhtemelen tartışmalı bir adım olacak olan yapay zeka ile içerik üretim araçlarına geçiş, bu girişimin bir parçası.

Adweek'e göre, program şu anda birkaç küçük yayıncıyı hedef alıyor. "Beta araçlar, kaynak sıkıntısı çeken yayıncıların, hükümet kurumları ve komşu haber kaynakları gibi diğer organizasyonlar tarafından üretilen raporları indeksleyerek, bunları özetleyip yeni bir makale olarak yayınlamalarını daha verimli hale getiriyor" diyor Adweek.

Yayıncılara bu düzenleme kapsamında ne kadar ödeme yapıldığı tam olarak bilinmiyor, ancak Adweek'e göre yıllık "beş haneli bir miktar" söz konusu. Karşılığında, medya organizasyonlarının bu araçları kullanarak günde en az üç makale, haftalık bir bülten ve aylık bir pazarlama kampanyası yayınlamaları bekleniyor.

Google, Hikayeleri Yazmak için Yapay Zekayı Kullanan Yayıncılara Binlerce Dolar Ödüyor

Programa dahil olan yayıncıların yapay zekayı kullanımlarını açıklamaları gerekmiyor, ayrıca içeriklerinin yapay zeka tarafından yazılan hikayeler oluşturmak için kullanıldığı toplu siteler de bu durumdan haberdar edilmiyor. Yapay zeka tarafından üretilen metinlerin, insan editörlerin içeriği yayınlamadan önce gözden geçirmelerine yardımcı olmak için metinlerin güvenilirliğini renk kodlu bir sistemle belirttiği belirtiliyor.

Google, konuyla ilgili yorum talebine hemen yanıt vermedi. Ancak şirket Adweek'e yaptığı açıklamada "gazetecilerin işlerine yardımcı olabilecek AI destekli araçlar sağlama fikirlerini keşfetmenin ilk aşamalarında olduklarını" belirtti. Sözcü, AI araçlarının "gazetecilerin haberleri raporlama, oluşturma ve gerçeklerini kontrol etmedeki temel rollerini değiştirmek ya da bu rollerin yerini almak için tasarlanmadığını" ekledi.

Google'ın bu düzenlemeden ne kazandığı net değil, ancak bu, bir teknoloji şirketinin haber odalarını kendi özel araçlarını kullanmaları için ödeme yapması açısından bir ilk olmayacak. Bu düzenleme, Facebook'un 2016'da yayıncılarla yaptığı ve canlı video içeriği oluşturmak için milyonlarca dolar ödediği anlaşmalara benzerlikler taşıyor. Sosyal medya şirketi, henüz yeni olan video platformunu desteklemek için yayıncılara milyonlarca dolar ödedi ve birçok medya kuruluşu sonuç olarak "videoya geçiş" yaptı.

Bu anlaşmalar, Facebook'un bu tür içeriklerin aldığı izlenme sayısını büyük ölçüde yanlış hesapladığını keşfetmesinin ardından sona erdi. Sosyal ağ, canlı video anlaşmalarını kısa süre sonra sonlandırdı ve daha az haber içeriği önermek üzere algoritmasını değiştirdi. Medya endüstrisinin "videoya geçişi", bazı tahminlere göre yüzlerce gazetecinin işini kaybetmesine neden oldu.

GNI programı, Facebook'un canlı video ile neredeyse bir on yıl önce denediğinden çok daha küçük görünse de, yayıncılar tarafından generatif AI araçlarının kullanımı üzerine yeniden inceleme getirecektir. CNET ve Sports Illustrated gibi yayınlar, AI tarafından yazılan makaleleri insan personel tarafından yazılmış gibi sunmaya çalıştıkları için geniş çapta eleştirildi.