HTC’nin Metaverse inadı devam ediyor!

Tayvanlı teknoloji devi HTC, birçok teknoloji devinin aksine Metaverse dünyasına yatırım yapmaya devam ediyor.

HTC’nin Metaverse inadı devam ediyor!

Geçtiğimiz yıl HTC, metaverse odaklı Desire 22 akıllı telefonunu piyasaya sürerek kendini sanal gerçeklik alanında konumlandırmıştı. Şimdi ise marka, VIVERSE platformuna dayalı yeni bir akıllı telefonu hakkında ipuçları veriyor. HTC Vive markası, Viverse sanal gerçeklik konseptini oluşturmuş ve bu platform, etkileyici deneyimler sunan ve diğer sanal evrenlere sorunsuz bir köprü sağlayan bir metaverse dünyası olarak tanımlanıyor.

HTC'nin paylaştığı teaser videosu, yaklaşan akıllı telefonun dış tasarımını kısmen gösteriyor ve HTC ile VIVERSE markalarını sergiliyor. Marka, henüz gelecek olan ürünün adını açıkça açıklamadı, ancak #seeUsoon başlığı bir U serisi cihazına işaret ediyor. Cihazın ana detayları şu anda belirsiz durumda.

HTC'nin geçtiğimiz yıl piyasaya sürdüğü VIVERSE'li ilk akıllı telefon, Desire 22 Pro'du. Tipik bir orta sınıf telefon olarak tanımlanan Desire 22 Pro, Snapdragon 695 SoC, 8GB RAM, 120Hz ekran ve 4.520mAh pil birimi gibi özelliklere sahipti. Birçok VR ile ilgili uygulamayı içeriyordu.

HTC’nin Metaverse inadı devam ediyor!

Yaklaşan HTC VIVERSE telefonu, sızdırılan bilgilere göre HTC U23 Pro olabilir. Telefonun sızdırılan canlı görüntüsü, OIS desteği olan 108MP birincil lens dahil olmak üzere üç sensörlü dikdörtgen bir kamera modülüne sahip olduğunu ortaya koydu. Ön tarafta ise merkeze hizalı bir delik kesik var. Telefonun Geekbench benchmark listelemesi, 12GB RAM ile eşleştirilmiş Snapdragon 7 Gen 1 SoC'yi ortaya çıkardı. Kutudan Android 13 işletim sistemiyle çıkacak. Sızıntılar ve söylentiler, HTC U23 Pro'nun 120Hz AMOLED ekran ve hızlı şarj desteği olan büyük bir batarya özelliğine sahip olabileceğini gösteriyor.

HTC U23 Pro'nun Haziran ayında tanıtılması bekleniyor ve markanın sanal gerçeklik konusundaki tecrübesi ile birleşince, VIVERSE platformunda daha iyi deneyimler sunması bekleniyor. HTC'nin bu hamlesi, sanal gerçeklik ve metaverse gibi teknolojilerin önem kazandığı günümüzde, markanın gelecekteki stratejisine yön verme açısından önemli bir adım olarak görülebilir.