Yargıtay'dan Microsoft'u kızdıracak karar çıktı!

Yargıtay Microsoft'la VeriSil şirketi arasında yaşanan davada Türkiye'de ikinci el yazılım ticaretinin yasal olduğuna karar verdi.

Yargıtay'dan Microsoft'u kızdıracak karar çıktı!

Bildiğiniz gibi 2006 yılından bu yana serbestçe ikinci el yazılım ticareti yapılabilmesi ABD ve Almanya dahil 22 ülkede serbest olmasına rağmen Türkiye’de bu faaliyetler yasaktı. Yargıtay'dan gelen karar ile ikinci el yazılım ticareti yasal hale getirildi.

Microsoft ve Türk firması VeriSil arasındaki dava, 2014 yılında İstanbul 1. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nde görülmüş ve ikinci el yazılım ticaretinin hukuka aykırı olmadığına karar verilmişti. Sonrasında ise Microsoft bu konuyu Yargıtay’a taşımıştı. Dosyayı inceleyen 11. Hukuk Dairesi, “Bilgisayar Programının ikinci el satışını yasaklayan OEM lisans Sözleşmesi 16. Maddesinin, 5846 Sayılı FSEK’nin 23/2 Maddesindeki emredici hüküm karşısında geçerli olmamasına göre, Davalı Microsoft’un tüm itirazlarını reddederek,Türkiye’de de ikinci el yazılım satışının hukuka uygun olduğu” kararına vardı. Bu sayede artık Türkiye’de ikinci el yazılım satışı da yasallaşmış oldu.

1441831080_img20150909233252.jpg

Yani kısaca özetlemek gerekirse Yargıtay’ın verdiği kararla Türkiye’de ikinci el yazılım ticareti artık ‘korsan’ olarak adlandırılmayacak. Bu kararla yazılımların ticareti legal bir şekilde yapılacak ve değeri milyar dolarlara varan yazılımların ekonomik ömürleri tamamlanmadan devre dışı kalmasının önüne geçilecek.

Öte yandan davayı kazanan VeriSil şirketinin Yönetim Kurulu Başkanı Adil Daniel Kozaklı yaptığı açıklamada:

Almanya’da yıllardır ikinci el yazılım alım satımı yapmaktayız. Söz konusu karar ile artık Türkiye’de de ikinci el yazılım pazarı oluşacağı kesindir. Böylelikle başta devlet kurumları olmak üzere, binlerce bilgisayarı olan işletmeler, bilgisayarlarını yenilemek istediğinde, lisanslı ürünlerini çöpe atmayıp, ikinci el ürün olarak satabilecek ve hatırı sayılır oranda tasarruf sağlayacaklardır. İkinci el yazılım piyasanın oluşması ile kullanıcı bütçesine ve ihtiyaçlarına uygun bir ürünü kolaylıkla satın alacağından, korsan yazılım kullanmak istemeyecektir. icrosoft, piyasa değerinin çok altında fiyatlara satılan ikinci el yazılımların piyasada bulunması ve bu yönde bir sektörün Türkiye’de oluşması ihtimalini ortadan kaldırmak adına lisans sözleşmesinde OEM Lisans (Orijinal Malzeme Üretici Lisansı) diye isimlendirerek pazarladığı işletim sistemi yazılımlarının üçüncü kişilere yeniden satışını yasaklamıştı. Bu bağlamda özellikle bilişim sektörü temsilcilerinin aklında ikinci el yazılım ticaretinin yasa dışı iş olduğu algısı da maalesef oluştu. MicrosoftTürkiye'de ikinci el yazılım alım/satım işini T.C yasalarına uygun halde başlatan firmamızın bu girişiminin korsan olduğunu iddia ederek, 2011 yılında suç duyurusunda bulundu. Bir yandan hakkımızda başlatılan savcılık soruşturmasını takip ederken diğer yanda ikinci el yazılım satışının yasaya uygun olup olmadığının mahkeme kanalıyla tespit edilmesi için dava açtık. Bu süreç boyunca da ticari faaliyetimizi durdurmak zorunda kaldık. Ancak kazanan biz ve Türkiye Bilişim sektörü oldu” dedi.

Ayrıca İstanbul İnternet Kafecileri Esnaf Odası Başkanı Metin Baltaoğlu; “Mahkeme adaleti tesis etti ve çok memnunuz. Türkiye’de ikinci el yazılım piyasasının oluşması öncelikle milli menfaatlerimiz ve sektörümüzün gelişimi için hayati derecede önem arz ediyor. Şöyle ki, ticari mevcudiyetinin sürekliliğini sağlamak isteyen bilinçli internet kafe işletmeleri, sürekli halde teknolojiye ayak uydurmak zorundadır. Bu nedenle her 2-3 yılda bir bilgisayarlarını yenilerler. Türkiye’de 2014 yılında 5 milyon 6 yüz bin bilgisayar satıldığı, internet kafelerde 650-700 bin adet masa üstü bilgisayar bulunduğu göz önüne alınırsa ve yeni sürüm bir işletim sistemi lisansının 550 TL’ye satıldığı bilinirse bu konunun hem sektörümüz hem de ülke ekonomisi üzerindeki boyutu net halde anlaşılır. İkinci el yazılım sektörünün gelişmesiyle birlikte BSA’nın Türkiye için her yıl ortalama yüzde 60 olarak açıkladığı korsan kullanım oranının da yarı yarıya düşerek gelişmiş ülkeler seviyesine ineceği anlaşılmaktadır. bu davanın müspet neticesinin hem ülkemiz ekonomisinin kalkınması hem de Türkiye’nin uluslararası itibarı açısından hat safhada önem arz ettiğini görmemek için kör olmak gerekir” dedi.